BÖLÜM 1: EĞİTİM ALANINDA YAŞANAN TEMEL DEĞİŞİMLER
1.2 DİJİTAL ÇAĞDA GEREKLİ BECERİLER
Bilginin, birbirinden farklı ancak birbirine sıkıca bağlı iki bileşeni vardır: İçerik ve beceri. İçerik, olguları, ilkeleri, düşünceleri ve süreçlerin ya da prosedürlerin tanımlamalarını içerir. Çoğu eğitmen, en azından üniversitelerde görev yapanlar, içerik açısından son derece iyi eğitilmiş ve öğrettikleri konu alanına oldukça hakim kişilerdir. Beceri gelişiminde uzmanlık sahibi olmak ise bambaşka bir şeydir. Burada önemli olan eğitmenlerin bir takım becerileri geliştirmelerinde öğrencilere yardımcı olması değil, ki zaten olurlar; önemli olan, bu düşünsel becerilerin bilgi işçilerinin gereksinim duyduğu becerilerle aynı olup olmadığı ve tabii öğretim programı içerisinde beceri gelişimine yeterli önemin verilip verilmediğidir.
Bilgi toplumu için gereken becerileri aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz (Conference Board of Canada, 2014):
- İletişim becerileri: Okuma, konuşma, tutarlı ve açık bir şekilde yazabilme gibi geleneksel becerilere, sosyal medya iletişim becerilerini de eklemeliyiz. Bir sürecin gösterimi veya bir satış konuşmasını video haline getirip Youtube’da paylaşma becerisi ya da fikirlerini duyurmak için çok daha geniş kitlelere ulaşmak, diğerlerinden geri bildirim alıp bu görüşleri değerlendirmek, doğru şekilde bilgi paylaşmak ve dünyadaki yeni eğilimleri ve fikirleri izleyebilmek için İnternet’i kullanma becerisi gibi…
- Bağımsız öğrenme becerisi: Bu beceri, neyi bilmeye ihtiyacınız olduğunu ve o bilgiyi nerede bulacağınızı çözümleyebilme sorumluluğunu almak anlamına gelir. Bilgi tabanı sürekli değiştiği için, bu beceri bilgi tabanlı bir işte sürekli devam eden bir süreçtir. Yeri gelmişken söylemem gerekir ki, burada akademik bilgiden bahsetmiyorum. Akademik bilgi de sürekli değişim gösteriyor, ancak benim burada kast ettiğim iş yerinde yeni bir makinenin nasıl çalıştığını, bazı görevleri yerine getirmenin farklı yollarını veya işi yapabilmek içi hangi insanları tanımanız gerektiğini öğrenmek…
- Etik ve sorumluluk: Güven inşa etmek için gereklidir. Özellikle informal sosyal ağlarda son derece ön planda olsa da, çok farklı oyuncuların yer aldığı ve kendi hedeflerimize ulaşmak için büyük ölçüde başkalarına da güvenmemiz gereken iş dünyasında ‘iyi’ iş yapabilmek için son derece önemlidir.
- Takım çalışması ve esneklik: Çoğu bilgi işçisi kendi işlerinde veya çok küçük şirketlerde çalışsa da, yaptıkları işlerde bağımsız (ancak birbirleriyle bağlantılı) diğer kişi ve kurumlarla yoğun iş birliği ve bilgi paylaşımında bulunurlar. Küçük şirketlerde çalışanların birbirlerine yakın çalışmaları, birbirlerine destek olmaları ve örgüt için aynı vizyona sahip olmaları beklenir. Bilgi işçileri, meslektaşlarıyla, müşterileriyle ve ortaklarıyla hem sanal olarak hem de uzaktan iş birliği içerisinde nasıl çalışacaklarını bilmek zorundadır. Kolektif bilginin birleştirilmesi veya ‘ortaklaşması’ ya da problem çözme ve uygulama görevlerinin etkin olarak yerine getirilmesi, dar bir iş tanımının dışında kalan ancak başarı için son derece önemli olan takım çalışması ve esneklik becerilerine sahip olmayı gerektirmektedir.
- Düşünme becerileri (eleştirel düşünme, problem çözme, yaratıcılık, özgünlük, strateji oluşturma): Bilgi toplumunda gereken en önemli becerilerdendir. İşletmeler, maliyetleri düşürmek ve rekabeti artırmak için yeni ürünler, yeni hizmetler ve yeni süreçler yaratmak zorundadır. Özellikle bu tür düşünsel becerileri kazandırmakla her zaman övünmüş olan üniversiteler, lisans düzeyindeki öğrenci sayısı ve aktarılan bilgi miktarı arttıkça bu konuda zorlanmaktadır. Ayrıca, bu beceriler yalnızca yönetim kademelerinde görev yapanlar için geçerli değildir. Ticaretle uğraşan kişiler körü körüne standart süreçleri izlemektense, olası sorunlara anında müdahale edebilmek için problem çözücü olmalıdırlar. Kamu hizmeti veren kişiler ise, ihtiyaçları doğru belirleyip en uygun çözümü bulabilmelidirler.
- Dijital beceriler: Bilgi tabanlı etkinliklerin ve çalışmaların büyük çoğunluğu, büyük ölçüde teknolojiye bağımlıdır. Burada önemli olan, söz konusu becerilerin geçerli uzmanlık alanının içerisine gömülmesi gerektiğidir. Örnek olarak farklı coğrafi bölgelerdeki satış eğilimlerini ve fiyatları tespit edebilmek için emlakçıların coğrafi bilgi sistemlerini kullanabilmesi, boruları inceleyip tamir eden robotları kontrol edebilmek için kaynakçıların bilgisayar kullanabilmesi veya radyologların MR sonuçlarını ‘okuyup’ analiz edebilen yeni teknolojileri kullanabilmesini sayabiliriz. Dolayısıyla, dijital teknoloji kullanımının ilgili konu alanının bilgi tabanı içerisinde değerlendirilmesi gerekmektedir.
- Bilgi yönetimi: Bütün becerilerin belki de en kapsayıcısı budur. Bilgi yalnızca yeni araştırmalarla, yeni gelişmelerle ve fikirlerin ve uygulamaların İnternet üzerinden hızla yayılmasıyla değişim göstermiyor; bilgi kaynaklarının hızla artıyor olması da bilginin geçerliliği ve güvenilirliği açısından farklı koşullar yaratıyor. Dolayısıyla, bir mühendisin üniversitede edindiği bilgiler kısa süre içerisinde eskimiş hale geliyor. Günümüzde sağlık alanında o kadar fazla bilgi var ki, bir tıp öğrencisinin bütün ilaç tedavilerini, tıbbi prosedürleri ve genetik mühendisliği gibi yeni gelişen bilim dallarını sekiz yıllık bir program içerisinde öğrenmesi olanaklı görünmüyor. Bilgi tabanlı bir toplumun en temel becerisi bilgi yönetimidir: Belirli bir bağlam içerisinde bilgiyi nasıl bulacağımız, nasıl değerlendireceğimiz, nasıl çözümleyeceğimiz, nasıl uygulayacağımız ve bilgiyi nasıl yayacağımız… Mezunlarımızın mezuniyetlerinden uzun süre geçtikten sonra kullanmak zorunda olacağı bir beceri bu.
Yapılan araştırmalar, bize beceriler ve beceri gelişimi hakkında birçok şey söylüyor (örneğin bkz Fischer, 1980, Fallow & Steven, 2000):
- Beceri gelişimi, oldukça ‘konuya özel’ bir durumdur. Başka bir deyişle, bu becerilerin bir bilgi uzmanlık alanı içerisinde gömülü olması gerekir. Örneğin tıp alanındaki problem çözme becerisi, işletme alanındaki problem çözme becerisinden farklıdır. Bu uzmanlık alanlarında problem çözmek için farklı süreçler ve yaklaşımlar kullanılır: Örneğin tıp daha tümdengelimcidir, işletme ise daha sezgisel; tıp riski önlemeye, riskten kaçınmaya çalışır, işletme alanında ise içerisinde belirsizlik veya risk olan bir çözüm dahi kabul edilebilir.
- Belirli bir beceriyi uzmanlık düzeyinde edinebilmeleri ve tutarlı bir şekilde kullanabilmeleri için öğrenenlerin epey uygulama yapması gerekir.
- Beceriler, en iyi küçük adımlarla öğrenilir. Uzmanlık düzeyine yaklaştıkça adımlar artar, büyür.
- Öğrenenlerin becerileri hızlı ve etkin bir şekilde öğrenebilmeleri için, düzenli olarak geri bildirim almaları gerekir. Anında geri bildirim, geç gelen geri bildirimden genellikle çok daha yararlıdır.
- Beceriler bir öğretmenin, bir koçun veya bir teknolojinin yardımı olmadan deneme-yanılma yoluyla öğrenilebilse dahi, uygun müdahalelerle beceri gelişimini iyileştirmek büyük ölçüde mümkündür. Müdahaleden kast edilen uygun öğretme yöntem ve teknolojilerinin kullanılmasıdır.
- İçerik, farklı medyaları doğru kullanarak da çok etkili bir şekilde verilebilir. Beceri geliştirme ise, mutlaka belli öğretme yaklaşımlarının ve teknolojilerinin işe koşulmasını gerektirir.
İçerik ve beceri arasındaki farkın öğretime yansımalarını, daha ayrıntılı olarak Bölüm 2’de inceleyeceğiz. Bu noktada dikkat etmemiz gereken, içerik ve becerinin birbiriyle sıkı bir ilişki içerisinde olduğu ve öğrencilerimizin dijital çağın gerektirdiği bilgi ve becerilerle donatılmış bir şekilde mezun olmalarını istiyorsak, içerik kazanımına verdiğimiz önemi aynı düzeyde beceri gelişimine de vermemiz gerektiğidir.
Etkinlik 1.2 Öğrencilerinizde hangi becerileri geliştiriyorsunuz?
- Sizden ders alan öğrencilerin geliştirmesini beklediğiniz becerilerin bir listesini yapınız.
- Bu becerileri, yukarıda tartıştığımız becerilerle karşılaştırınız. Birbirleriyle ne kadar eşleşiyorlar?
- Öğrencilerinizin bu becerileri geliştirmeleri için bir eğitmen olarak ne yapıyorsunuz?
KAYNAKÇA
The Conference Board of Canada (2014) Employability Skills 2000+ Ottawa ON: Conference Board of Canada.
Fallow, S. and Stevens, C. (2000) Integrating Key Skills in Higher Education: Employability, Transferable Skills and Learning for Life London UK/Sterling VA: Kogan Page/Stylus.
Fischer, K.W. (1980) A Theory of Cognitive Development: The Control and Construction of Hierarchies of Skills Psychological Review, Vol. 84, No. 6.
Geri bildirim / Hatalar