BÖLÜM 8: EĞİTİMDE MEDYA TÜRLERİNİN SEÇİLMESİ VE KULLANILMASI: SECTIONS MODELİ

8.1 MEDYA SEÇİMİNDE KULLANILAN MODELLER

Şekil 8. SECTIONS Modeli

 


8.1.1 Alanyazın bize ne söylüyor?

Konunun önemiyle karşılaştırıldığında, öğretim ortamlarında doğru teknolojinin veya medya türünün nasıl seçileceğine ilişkin oldukça az çalışma olduğunu görüyoruz. 1970’ler ve 1980’lerde bu konuda çok da faydalı olmayan bir seri çalışma olduysa da, o tarihten beri yapılan çok az çalışma vardır (Baytak, tarihsiz). Koumi’ye (1994) göre:

belirli bir konu, öğrenme hedefleri ve hedef kitleye en uygun medya türünün seçimi için yeterli ve kullanılabilir bir kuram bulunmamaktadır… en yaygın uygulama ise, herhangi bir model kullanmamaktır. Nitekim, medya seçiminin pedagojik kaygılardan ziyade daha uygulamaya dönük ekonomik, beşeri ve politik etkenler tarafından kontrol ediliyor olmasına şaşmamak gerekir (s. 56).

Mackenzie (2002) de benzer bir duruma dikkati çekmektedir:

Ülkenin farklı bölgelerindeki öğretmenlerle teknolojinin mevcut durumuna dair yaptığımız sohbetlerde, durum ne olursa olsun öğretmenleri en çok etkileyen faktörün teknolojiye erişimleri olduğu görülmektedir. Bir öğretmenin sınıfında televizyon-bilgisayar seti kuruluysa, sınıfta onu kullanmaktadır. Diğer taraftan tam donanımlı bir laboratuvarda erişimine ve kullanımına hazır bir LCD projeksiyon cihazı varsa, öğretmenin o teknolojiyi kullanma eğilimi daha fazla olmaktadır. Öğretmenler her zaman kendilerine sunulanın en iyisini en iyi şekilde kullanmışlardır. İşte bizim üstünde düşünmemiz gereken de budur.

Mackenzie (2002), teknoloji seçimini Howard Gardner’ın çoklu zeka kuramı (Gardner, 1983, 2006) etrafında şekillendirmemizi ve aşağıdaki karar sıralamasını izlememizi önermektedir.

öğrenci → öğretim hedefi → zekalar → medya seçimi.

Mackenzie, sonrasında, Gardner’ın her bir zeka türünün gelişimini desteklemek üzere farklı bir medya türü seçilmesi gerektiğini söylemektedir. Gardner’ın çoklu zeka kuramı, yaygın şekilde ölçülmüş, uyarlanmış ve kullanılmıştır. Mackenzie’nin teknoloji veya medya seçimini zeka türlerine göre sınıflamayı önermesi sezgisel olarak anlamlı gelse de, Gardner’ın kuramını öğretim ortamlarında kullanan öğretmenlerle sınırlı kalacaktır.

Medya ve teknoloji seçimine dair son dönemde yapılan çalışmaların incelenmesi sonucunda, medya ve teknolojide son 20 yılda yaşanan hızlı değişime rağmen, benim öne sürdüğüm ACTIONS modelinin (Bates, 1995) halen daha uygulanan en önemli modellerden biri olduğu görülmektedir. Geçen süre içerisinde, model üzerinde değişiklikler ve eklemeler de yapılmıştır (örneğin bkz. Baytak, tarihsiz; Lambert and Williams, 1999; Koumi, 2006). Aslına bakılırsa, ben de uzaktan eğitim için geliştirilmiş olan ACTIONS modelini değiştirip, hem uzaktan eğitim hem de yüz yüze eğitimde medya kullanımını da içerecek şekilde SECTIONS modeli haline getirmiş bulunmaktayım (Bates & Poole, 2003).

Patsula (2002), Bates modellerinde yer alan ölçütlerin bazılarını içeren, ancak uluslararası perspektifi de dikkate alan ve sosyo-politik uygunluk, kültür dostu olma ve açıklık/esneklik gibi ölçütlerle zenginleştirilmiş CASCOIME modelini geliştirmiştir. Zaied (2007) ise, öğretim elemanları, BT uzmanları ve öğrencilerin medya seçiminde hangi ölçütleri önemli gördüğünü test eden bir deneysel çalışma gerçekleştirmiş ve yedi ölçüt belirlemiştir. Bu ölçütlerin dört tanesi, Bates’in ölçütleriyle eşleşmiş veya bu ölçütlere benzerdir. Diğer üç ölçüt ise öğrenci memnuniyeti, öğrencinin öz-motivasyonu ve mesleki gelişimdir. Ancak, daha çok başarı koşulu olarak nitelendirilebilecek bu ölçütlerin medya seçimine ilişkin karar vermeden önce tanımlanabilmesi pek de kolay değildir.

Koumi (2006) ve Mayer (2009) medya seçimi için bir model oluşturmaya en çok yaklaşan iki araştırmacıdır. Mayer çok kapsamlı bir araştırma sonucunda çokluortam tasarımına ilişkin 12 ilke geliştirmiş ve çokluortamla öğrenmenin bilişsel kuramı adını vermiştir. Mayer’in kuramının mükemmel bir uygulaması için bkz. UBC Wikis. Koumi (2015) ise, KAÇD’lerin tasarımına yol göstermek üzere video ve basılı materyalin birlikte en iyi şekilde nasıl kullanılacağına karar vermek için bir model geliştirmiştir.

Hem Mayer’in yaklaşımı hem de Koumi’nin çalışması, belirli çokluortam eğitim materyallerinin tasarlanması söz konusu olduğunda mikro düzeyde oldukça değerlidir. Mayer’in çokluortamla öğrenmenin bilişsel kuramı, sözcüklerin ve resimlerin en iyi nasıl bütünleştirileceğine ilişkin öneriler getirmekte ve tutarlılığı sağlama ya da bilişsel yük fazlasını önleme gibi izlenmesi gereken kuralları ortaya koymaktadır. Belirli bir çokluortam uygulamasının kullanımına karar vermek içinse, bize çok güçlü bir yol haritası önermektedir. Buna rağmen, kuramın makro düzeyde uygulanması oldukça güçtür. Mayer’in odak noktası bilişsel işlem olduğu için, farklı medya türlerinin kendilerine özgü pedagojik özellikleriyle doğrudan ilgilenmemektedir. Ne Mayer ne de Koumi, medya seçiminde maliyet ve erişim gibi pedagojik olmayan hususları dikkate almamıştır. Mayer ve Koumi’nin çalışmaları, benim önerime rakip olarak değil tamamlayıcı olarak değerlendirilmelidir. Ben, ilk olarak, hangi medya türü veya türlerinin kullanılması gerektiğini belirlemeye çalışıyorum. Bundan sonra Mayer’in kuramı da, uygulamanın tasarımının gerçekleşmesine rehberlik edecektir. Mayer’in 12 ilkesine bu bölümün ilerleyen kısımlarında ayrıca değineceğim.

Medya seçimiyle ilgili olarak çok sayıda model olmaması şaşırtıcı değildir. 1970’ler ve 1980’lerde geliştirilen modeller medya seçimine oldukça indirgemeci ve davranışçı bir yaklaşım sergilediklerinden, sonuçta pratikte gerçekleştirilmesi hiç mümkün olmayan sayfalar dolusu karar ağaçları ortaya çıkmıştır. Bu modellerin hiçbiri, farklı medya türlerinin kendilerine özgü özellikleri ve kolaylıklarını dikkate almamıştır ve halen daha almamaktadır. Daha da önemlisi, teknoloji büyük bir hızla gelişmekte, öğretim için en uygun pedagojik yaklaşımın hangisi olduğuna ilişkin tartışmalar devam etmekte ve öğrenme koşulları çeşitlenmektedir. Dolayısıyla, yaygın şekilde uygulanabilecek, araştırma ve deneyime dayalı pratik ve yönetilebilir bir model bulmak da güçleşmektedir.

8.1.2 Neden bir modele ihtiyacımız var?

Yukarıda bahsettiğim güçlüğe rağmen, her öğretmen ve günümüzde öğrenciler de bu alanda bir takım kararlar almak durumundadır. Bu nedenle de,

  • farklı öğrenme durumlarında kullanılabilen;
  • stratejik, kurumsal ve eğitsel düzeylerin tümünde karar almaya izin veren;
  • eğitsel ve operasyonel konuları aynı düzeyde dikkate alan;
  • farklı teknolojiler ve medya türleri arasındaki kritik farkları ortaya koyabilen ve belirli durumlar için farklı medya türlerinin uygun şekilde birlikte kullanımına izin veren;
  • kolaylıkla anlaşılan, pragmatik ve maliyet-etkin;
  • teknolojideki yeni gelişmeleri barındıran

bir teknoloji seçme ve uygulama modeline gereksinim olduğu açıktır. Bu bağlamda, Bates’in teknoloji, araştırma ve kuramdaki son gelişmeleri de dikkate alarak yeniden düzenlenen SECTIONS modelini kullanmaya devam edeceğim. Bilimsel araştırmalar sonucu ortaya konan SECTIONS modeli, zaman testini geçmiş ve uygulanabilir olduğu ortaya çıkmıştır. SECTIONS modelinin ismi, modelin sekiz (8) unsurunun İngilizce baş harflerinden oluşmaktadır.

  • S (Students – Öğrenciler)
  • E (Ease of use – Kullanım kolaylığı)
  • C (Costs – Maliyet)
  • T (Teaching functions – Öğretim süreci)
  • I (Interaction – Etkileşim)
  • O (Organisational issues – Kurumsal konular)
  • N (Networking – Ağ oluşturma)
  • S (Security and privacy – Güvenlik ve gizlilik)

Bu unsurların her birini ilerki kısımlarda inceleyecek ve modelin nasıl uygulanacağına dair öneride bulunacağım. 

Etkinlik 8.1 Teknoloji ve medya seçimine dair ön karar verme

1. Girdiğiniz veya girmeyi planladığınız bir dersi seçin. Hangi teknolojileri veya medya türlerini kullanmayı düşünürsünüz? Kararınızı ve o teknoloji/medya türünü seçme gerekçenizi bir yere not alın. 

Bu bölümü okumayı bitirdiğinizde, son bir etkinlik (Etkinlik 8.10) yapmanızı isteyeceğim. Daha sonra, şimdi ve bölümü okuduktan sonra verdiğiniz yanıtları karşılaştırabilirsiniz.

Kaynakça

Bates, A. (1995) Teaching, Open Learning and Distance Education London/New York: Routledge

Bates, A. and Poole, G. (2003) Effective Teaching with Technology in Higher Education San Francisco: Jossey-Bass/John Wiley and Son

Baytak, A.(undated) Media selection and design: a case in distance education Academia.edu

Gardner, H. (1983) Frame of Mind: The Theory of Multiple Intelligences New York: Basic Books

Gardner, H. (2006) Multiple Intelligences: New Horizons and Theory in Practice New York: Basic Books

Koumi, J. (1994). Media comparisons and deployment: A practitioner’s viewBritish Journal of Educational Technology, Vol. 25, No. 1

Koumi, J. (2006). Designing video and multimedia for open and flexible learning.London: Routledge.

Lambert, S. and Williams R. (1999) A model for selecting educational technologies to improve student learning Melbourne, Australia: HERDSA Annual International Conference, July

Mackenzie, W. (2002) Multiple Intelligences and Instructional Technology: A Manual for Every Mind. Eugene, Oregon: ISTE

Mayer, R. E. (2009). Multimedia Learning (2nd ed). New York: Cambridge University Press.

Nel, C., Dreyer, C. and Carstens  (2001) Educational Technologies: A Classification and EvaluationJournal for Language Teaching Vol. 35, No. 4

Patsula, P. (2002) Practical guidelines for selecting media: An international perspective The Useableword Monitor, February 1

UBC Wikis (2014) Documentation: Design Principles for Multimedia Vancouver BC: University of British Columbia

Zaied, A. (2007) A Framework for Evaluating and Selecting Learning Technologies The International Arab Journal of Information Technology, Vol. 4, No. 2

Lisans

 Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisans için ikon

Dijital Çağda Öğretim Copyright © by A.W. (Tony) Bates is licensed under a Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisans, except where otherwise noted.

Bu Kitabı Paylaş

Geri bildirim / Hatalar

Yorumlar kapalıdır.